Marka kişiliği, markalar için önemli ve ayrıştırıcı bir marka unsurudur. Bu unsur kişiliklerin idealize edilmiş halleridir. Kişi marka söz konusu olduğunda ise durum tam tersidir. Tıpkı bir markanın bilinirliğinin, algılanan kalitesinin, marka çağrışımlarının ve marka sadakatinin yönetilmesi gibi marka davranışlarının insan davranışlarına uyarlanması esas alınır. Günümüzde özellikle işletmeler söz konusu olduğunda kurucu marka kişiliği, kurum kültürü ve marka stratejisini bir birinden bağımsız düşünmek olanaksızdır. Stratejik Kültür Tasarımı, Kişi Marka Yönetimi ve Marka Danışmanlığı bir bütün olarak ilerlediğinde gerçek fayda ortaya çıkar.

Kişi marka konusu bugüne kadar hep ünlüler bazında ele alındı. Ancak günümüzde durum farklı; bugün bir çalışan da, orta düzey yönetici de, üst düzey yönetici de bu konunun muhatabıdır. Zira her geçen gün gelişen sosyal medya etkisiyle kişiler kendi kişi markalarına yön verebilecek mecralara sahip oldular.

Kişi marka yaklaşımı ile nasıl algılanmanız gerektiğini yönetirsiniz. Kendinizi bir ürün gibi görmeye başlarsınız. Sahip olduğunuz özellikleri optimum fayda üretecek şekilde kullanmaya başlarsınız ve sonuç olarak, hem iş hayatınızda hem de özel hayatınızda farklılaşarak başarıyı yakalarsınız. Bugünün dünyasında iş ve özel hayatı bir birinden keskin çizgilerle ayırmak da çok mümkün değil.

Yukarıda bahsettiğim kişi marka yaklaşımıyla ilgili bazı ipuçlarını hem özel hayatınızda hem de iş hayatınızda başarıyı yakalamanıza yardımcı olması ümidiyle aşağıda paylaşıyorum.

İpuçlarına geçmeden önce bir konunun altını çizmekte büyük fayda görüyorum; daha önceki “Marka Danışmanı Şirket Büyümesine Nasıl Katkı Sağlar?” makalemde belirttiğim gibi iyi bir markalaşma iyi bir araştırma, anlama süreci ile mümkün kılınır.

Kendinizi, çevrenizi, iş dünyanızı ve rakiplerinizi iyi anladığınızı varsayarak pratik ipuçlarını aşağıda aktarıyorum.

1. Kişi marka yaklaşımı, fırsatları görüp değerlendirme sürecidir

Sizi rakiplerinizden farklı kılan özelliğinizi hedef kitlenize bulduğunuz her fırsatta bir yolunu bularak aktarmalısınız. Televizyona çıkıp reklam verme şansınız yok belki; sizin mecranız sizin sosyal ve iş ortamlarınız. Örneğin iş çevrenizden insanlarla gerçekleştirdiğiniz akşam yemeklerini havadan sudan konularla harcamayın. Konuyu kendi kişi markanıza katkı sunacak çerçevenin içine sokun.

2. Somut şeylerden çok soyut şeylere odaklanmak gerekir

Coca Cola’nın sahip olduğu marka değeri; fabrika, makine vb. somut varlıklarından çok daha fazlasıdır. Sizi farklı kılan, sizinle iş yapılmasını sağlayan; sizin diplomanız, iş tecrübeniz değildir. Sunduğunuz soyut farklılıktır. Bir alanda lider olmak, ilk olmak, yenilikçi olmak, uzman olmak vb. stratejilerden birini kullanabilirsiniz. Geçmişten gelen samimi bir hikaye sizinle ilgili tüm şemanın güçlü bir şekil almasını sağlayabilir.

3. Ne olduğunuz değil nasıl algılandığınız önemlidir

Bir peynir üreticisi dünyanın en lezzetli en özel peynirini üretebilir ama bununla ilgili bir iletişim yapmaması, insanların gözünde o üreticiyi sıradan bir peynir üreticisinden farklı algılatmaz. İnsanlar da öyledir, çok başarılı işler yapıyor olabilirsiniz ama bunu gerekli kişilere gerekli yerlerde ifade etmezseniz sıradan bir çalışandan farklı algılanmazsınız. Algınızı doğru şekillendirmek için daha odaklı ilerleyin. Kendi hikayenizi bu çerçevede tekrar yazın.

4. Samimiyet ve gerçeklik altın kuraldır

Kişi marka yaklaşımının temelinde yukarıdaki iki altın kelime vardır; samimiyet ve gerçeklik. Kişi marka yaklaşımı ile kimse olduğundan farklı görünmeyi ümit etmesin ya da yapmacık davranışlarla inandırıcı olmayı beklemesin. Bu işin sırrı sahip olduğunuz özellikleri belirli bir plan ve strateji dahilinde dış dünyaya aktarmakta yatar.

5. Ayrışmayı başarmak esastır

Farlılığınızı bulup bir alanı sahiplenemiyorsanız; sıradan, sizi ayrıştırmayan; güven, güler yüz, iş bitiricilik vb. özellikleri sahipleniyorsanız başarı şansınız çok azdır. Sizin tüm rakiplerinizden, parmak iziniz kadar özgün bir stratejiyle farklılaşmanız gerekir.

6. Odaklanmak mecburiyettir

Ne iş olursa yaparım yaklaşımı 70’lerde kalifiye insan kaynağının olmadığı dönemlerde kaldı. Artık çok işi yapan değil bir işi iyi yapan insanlar tercih ediliyor. Günümüzdeki mega markaları düşünün; hiçbir alanda iyi değiller ama her alanda üretim yapıyorlar ve her geçen gün bir uzman marka, mega markaları bir yerlerinden yaralıyor. Mega marka dönemi kapandı artık. Uzmanlaşmış, işini en iyi yapan markalar devrindeyiz.

7. İlk izlenim 2 dakika sürer ve görsel kimlik unsurları buna etki eder

Hedef kitlenizi, görsel ve sözel olarak iki dakikada etkilemek zorundasınız. Yapılan bir araştırmaya göre; işe alım süreçlerinde ilk birkaç dakikada karar veriliyor. İkili ilişkilerde doğru etkiyi bırakmak için görsel imaj unsurlarınızı doğru şekillendirin ve gerekirse bunun için danışmanlık almaktan çekinmeyin.

Ayakkabınız, saatiniz, küpeniz, arabanız, oturduğunuz semt, görüştüğünüz insanlar, boş zamanlarınızı değerlendirişiniz, yemek yediğiniz yerler, kullandığınız diğer görsel ürünler ve markalar kişi markanızla ilgili büyük resmin parçalarıdır. Stratejinize ve hedef kitlenize göre bunları planlamak ve planladığınız şeyleri pratikte var etmek zorundasınız.

8. Kişi markada başarı tutarlılıkla mümkün olur

Uzun saç size yakışıyorsa bunu hep koruyun. Bir süre sonra sizin görsel kimliğinizin bir parçası olacaktır. Mavi size yakışıyorsa maviyi ve tonlarını görsel iletişiminizde sürekli kullanın. Bir alanda uzman olarak algılanıyorsanız o alan dışında işlere kalkışmayın. Algınızı bozacak unsurları işinize yaramıyorsa kullanmayın. Örneğin doğum yeriniz değer önerinize bir katkı sunuyorsa kullanın, Bilecikliyseniz söylemeseniz de olur.

9. Hedef kitlenize dokunun

Hedef kitleye dokunmak kavramı çok kullanılan bir pazarlama deyimidir. İşin esprisi insanlara hatırlanacak bir deneyim yaşatmaktır. Telefon konuşmalarınız, selamlaşmanız, insanları uğurlamanız, hediyeleriniz hatırlanır olmalıdır.